The suitcases were ready for loading.
- Bavullar yükleme için hazırdı.
What is the loading capacity of that van?
- Bu kamyonetin yükleme kapasitesi nedir?
I haven't downloaded the file yet.
- Dosyayı henüz yüklemedim.
Uploading is the opposite of downloading.
- Yüklemek, indirmenin tersidir.
Tom finished loading the truck.
- Tom kamyona yükleme yapmayı bitirdi.
I was hoping Tom would help me load the truck.
- Tom'un kamyonu yüklememe yardımcı olacağını umuyordum.
Sami was there to load the furniture.
- Sami mobilyayı yüklemek için oradaydı.
It took Tom an hour to load everything on the truck.
- Her şeyi kamyona yüklemek Tom'un bir saatini aldı.
Furnishing a new apartment imposes large expenses.
- Yeni bir daireyi döşeme büyük masraflar yüklemektedir.
I don't want to burden you with my troubles.
- Size sorunlarımı yüklemek istemiyorum
I wish I could figure out how to install this software.
- Keşke bu yazılımı nasıl yükleyeceğimi bilebilsem.
I'd like you to help me install this software.
- Bu yazılımı yüklememe yardımcı olmanı istiyorum.
Uploading is the opposite of downloading.
- Yüklemek, indirmenin tersidir.
I can't figure out how to upload an image.
- Bir resmin nasıl yükleneceğini bilmiyorum.
Tom decided to upload the video he took to YouTube.
- Tom çektiği videoyu YouTube'a yüklemeye karar verdi.
I downloaded the file that Tom uploaded.
- Tom'un yüklemiş olduğu dosyayı indirdim.
Uploading is the opposite of downloading.
- Yüklemek, indirmenin tersidir.
I can't burden Tom with that problem.
- Bu sorunu Tom'a yükleyemem.
I can't burden Tom with that responsibility.
- Ben bu sorumluluğu Tom'a yükleyemem.
We loaded our baggage into the car.
- Bagajımızı arabaya yükledik.
We loaded a lot of luggage into the car.
- Arabaya bir sürü bagaj yükledik.
Let's get those supplies loaded on the truck.
- Bu malzemeleri kamyona yükletelim.
The men loaded the baggage into the truck.
- Adamlar bagajı kamyona yükledi.
Tom finished loading the truck.
- Tom kamyona yükleme yapmayı bitirdi.
Tom started loading the gun.
- Tom silahını yüklemeye başladı.
If you load too much weight in this box, it's going to blow up.
- Bu kutuya çok fala ağırlık yüklersen patlar.
It won't take me long to install this software.
- Bu yazılımı yüklemek uzun zamanımı almayacak.
Their job is to install new sotfwares on the company's computers.
- Onların işi, şirketteki bilgisayarlara yeni yazılımları yüklemektir.
Uploading is the opposite of downloading.
- Yüklemek, indirmenin tersidir.