Avustralya çok miktarda yün ihraç etmektedir.
- Australia exports a lot of wool.
Babamın işi yün satın almaktır.
- My father's work is to buy wool.
Bu kazak saf yünden yapılmış.
- This sweater is made of pure wool.
These garments are made of 100 percent wool.
- Diese Kleidung besteht aus 100 % Wolle.
He wears a woolen sweater.
- Er trägt einen Pulli aus Wolle.