without ceasing, always, ever

listen to the pronunciation of without ceasing, always, ever
Английский Язык - Турецкий язык

Определение without ceasing, always, ever в Английский Язык Турецкий язык словарь

continually
ikide birde
continually
ikide bir
continually
süregiden
continually
devamlı

Tom devamlı olarak pasta yiyor. - Tom continually eats cake.

continually
mütemadiyen
continually
sürekli

O sürekli olarak para kalmadığından şikayet ediyordu. - She complained continually that there was no money left.

İnsanlar, bunun farkında olsun veya olmasın, sürekli mutluluk ararlar. - Human beings, whether they realise it or not, continually seek happiness.

continually
harıl harıl
continually
sürekli olarak

Solucan gübresi sürekli olarak toprağı zenginleştirir. - Worm castings continually enrich the soil.

Ben sürekli olarak pazara giderim. - I continually go to the market.

continually
z. sürekli, devamlı, sık sık, boyuna, habire
continually
devamlı olarak

Tom devamlı olarak pasta yiyor. - Tom continually eats cake.

continually
durmadan
continually
boyuna
Английский Язык - Английский Язык
{a} continually
without ceasing, always, ever
Избранное