Bunu kolayca yapabilirsin.
- You can do this with ease.
O beni kolayca kaldırdığı için şaşırdım.
- I was surprised because he lifted me up with ease.
O kolaylıkla yarışı kazandı.
- He won the race with ease.
O, bilmeceyi kolaylıkla çözdü.
- She solved the puzzle with ease.