Bizim etki sahamız o zamandan beri çok genişledi.
- Our sphere of influence has expanded so much since then.
Benim tavan genişletilecek.
- My attic will be expanded.
Metni değiştirip genişlettim.
- I've changed and expanded the text.
O, araştırmasını genişletti.
- He expanded his research.