Arabayı yıkamak beklediğimizden daha uzun zaman aldı.
- Washing the car took longer than we expected.
Bu elbiseyi yıkamak mümkün mü?
- Is this dress wash-able?
İlk olarak yıkanmak istiyorum.
- I want to wash up first.
Dün yıkanmak için nehire gittim.
- Yesterday I went to wash in the river.
Ellerinizi düzenli olarak yıkama bazı hastalıklara yakalanmayı önlemek için iyi bir yoldur.
- Washing your hands regularly is a good way to prevent catching some diseases.
Bu bulaşıkları yıkamama yardımcı olabilir misin?
- Can you help me wash these dishes?
Bu giysiler kirli ve yıkanması gerekir.
- These clothes are dirty and need to be washed.
Bu elbiseler kirli ve yıkanmaya ihtiyacı var.
- These clothes are dirty and need washing.
Bulaşık yıkamaktan nefret ederim, hatta tuvalet temizlemekten daha çok.
- I hate doing the washing up, even more than cleaning the toilet.
Bir el diğerini yıkar.
- One hand washes the other.
Ayvaları iyice yıkayın.
- Wash the quinces thoroughly.
Jane'in yıkanacak çok giysisi var.
- Jane has a lot of clothes to wash.
Kahvenin bulaşık suyu gibi tadı var.
- The coffee tastes like wash water.