O sana her ne söylerse yap.
- Do whatever he tells you.
O her ne ise, ben yapmadım.
- Whatever it is, I didn't do it.
Her ne olursa olsun, gidemezsin.
- No matter what, you can't leave.
Her ne olursa olsun, yüzünüzden tebessüm eksik olmasın.
- No matter what happens, don't forget to smile.
Ben daha önce bir blog tuttum. Gerçekten belirli bir konum yoktu; Sadece o gün olan herhangi bir şeyi blogladım.
- I've kept a blog before. I didn't really have a set theme; I just blogged about whatever happened that day.
Okumak istediğin herhangi bir kitabı alabilirsin.
- You may have whatever book you want to read.
Okumak istediğin herhangi bir kitabı alabilirsin.
- You may have whatever book you want to read.
Hakkında endişe edeceğin herhangi bir şey yok.
- You have nothing whatever to worry about.
Ölüm, hangi biçimde olursa olsun, iğrençtir.
- Death, in whatever form, is repulsive.
Hangi tür yardıma ihtiyacı varsa Tom'a ver.
- Give Tom whatever help he needs.