vorschriftsmäßig

listen to the pronunciation of vorschriftsmäßig
Немецкий Язык - Турецкий язык
kurallara/yönetmeliğe uygun, nizami
vorschriftsmässig
{erştaunın} şaşırmak, hayret etmek; şaşırtmak, hayrete düşürmek
vorschriftsmässig
nizami
Английский Язык - Турецкий язык

Определение vorschriftsmäßig в Английский Язык Турецкий язык словарь

correct
düzeltmek

Test kağıtlarını düzeltmekle meşgul. - He is busy correcting test papers.

Yanlışlarımı düzeltmekten vazgeçmeni istemiyorum. - I don't want you to quit correcting my mistakes.

correct
{f} doğrulamak
correct
{s} kusursuz

Ne Tom ne de Mary kusursuz. - Neither Tom nor Mary is correct.

O kesinlikle kusursuzdur. - She's correct for sure.

correct
{f} cezalandırmak
correct
{s} tam

Lütfen bana tam saati söyle. - Please tell me the correct time.

Bu saat tamamen doğrudur. - This watch keeps correct time.

correct
uygunluk
correct
dürüst
correct
doğruluk

Politik doğrulukları savunmaya korkmayan güçlü liderlere ihtiyacımız var. - We need strong leaders who are not afraid to stand up to political correctness.

Politik doğruluk fikrinin yararlı mı yoksa zararlı mı olup olmadığını tartışın. - Discuss whether the idea of political correctness is beneficial or harmful.

correct
yanlışı doğruya çevirmek
correct
sağın
according to instructions
yönergeye göre
according to instructions
(Kanun) talimata uygun olarak
correct
{f} düzeltmek, doğrultmak, tashih etmek, ıslah etmek
correct
{s} doğru, yanlışsız
correct
düzeltme

Cümleleri düzeltmeyi severim. - I like to correct sentences.

O, birkaç düzeltme yaptı. - He made several corrections.

correct
ihtar
correct
{s} doğru, yerinde
correct
tashih etmek ıslah etmek
correct
cezalandırma
correct
kurala uygun
Немецкий Язык - Английский Язык