Onun bir tepenin üzerinde yer alan evinin güzel bir manzarası var.
- Situated on a hill, his house commands a fine view.
Bu Alplerin bir manzarasıdır.
- This is a view of the Alps.
Dünyanın Ay'dan görünümü, 20. yüzyılın simgesel görüntülerinden biridir.
- The view of the Earth from the Moon is one of the iconic images of the 20th century.
Onlar tepeden doğal görünüme hayran oldu.
- They admired the scenic view from the hill.
Gemi yakında görüş alanına girdi.
- The ship soon came into view.
Ölüm sadece bir ufuktur. Ve bir ufuk sadece görüş alanımızın sınırıdır.
- Death is only a horizon. And a horizon is just the edge of our field of view.
Ebeveynlerinin görüşü onun kazandıklarını aptal bir kıza harcamasıydı.
- His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.
Genç insanların özgürlükçü görüşünü al.
- Take a liberal view of young people.
Tokyo'nun gece görüntüsü muhteşemdir.
- The night view of Tokyo is wonderful.
Dünyanın Ay'dan görünümü, 20. yüzyılın simgesel görüntülerinden biridir.
- The view of the Earth from the Moon is one of the iconic images of the 20th century.
Savaş Japonların nükleer silahlara bakış şeklini değiştirdi.
- The war affected the way the Japanese view nuclear weapons.
Soruna farklı bir bakış açısından bakalım.
- Let's look at the problem from a different point of view.
Ben küçük esprileri seviyorum ve senin şeyler üzerinde düşünceni ve görüşlerini oldukça kıskanıyorum.
- I love our little jokes and I'm quite jealous of your thinking and views on things.
Bir avukat olma düşüncesiyle gece gündüz çalıştı.
- He studied day and night with a view to becoming a lawyer.
Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.
- Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.
Bunlar muzır görüntülerdir.
- These are harmful views.
Sana muhteşem bir manzara göstermek istiyorum.
- I want to show you a spectacular view.
Bir resim açın ve bir resim düzeni seçin. Bir resim açmak için Aça tıklatın. Programdan çıkmak için Çıkışı tıklatın. Resim Düzeni özelliği herhangi bir düzende göstermenize olanak tanır.
- Open an image and select an image layout. Click Open for opening an image. Click Quit for quitting the program. Image Layout feature allows you to view in any layout.
Ebeveynlerinin görüşü onun kazandıklarını aptal bir kıza harcamasıydı.
- His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.
Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.
- Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.
Bu cümleyi görmek için en az on sekiz yaşında olmalısın.
- You must be at least eighteen to view this sentence.
Bir resim açın ve bir resim düzeni seçin. Bir resim açmak için Aça tıklatın. Programdan çıkmak için Çıkışı tıklatın. Resim Düzeni özelliği herhangi bir düzende göstermenize olanak tanır.
- Open an image and select an image layout. Click Open for opening an image. Click Quit for quitting the program. Image Layout feature allows you to view in any layout.
Sana muhteşem bir manzara göstermek istiyorum.
- I want to show you a spectacular view.
Konudaki fikirleri değişik.
- Their views vary on the subject.
O, dünyada bir yolculuk yapma niyetiyle parasını tasarruf ediyor.
- She is saving her money with a view to taking a trip around the world.
İyi niyetli olarak görünmek istiyorum.
- I would like to be viewed as well-intentioned.
Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.
- Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.
Onun bakış açısından o haklı.
- From his point of view he's right.
Sorunu onun bakış açısından görmeye çalış.
- Try to see the problem from her point of view.
Görüşüne tamamen katılıyorum.
- I fully agree with your point of view.
O, farklı görüşten insanlara açık.
- She is open to people who have a different point of view.
Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.
- Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.
Ben bir hediye satın almak amacıyla bir alışveriş merkezine gittim.
- I went to the department store with a view to buying a present.
O tıp okumak amacıyla Amerika Birleşik Devletleri'ne gitti.
- She went to the United States with a view to study medicine.
He changed seat to get a complete view of the stage.
There was a view of the accident site on the front page.
If there are any rabbits in this park, they keep carefully out of our view.
My flat has a view of a junkyard.
I gave you the money with the view that you would invest it wisely.
To view the desktop, click the small desktop icon on the bottom of your screen.
I need more information to get a better view of the situation.
He viewed the painting and praised the artist for his masterpiece.
Try to look at it from Tom's point of view.
- Try to look at it from Tom's point of view.
Your view on evolution is based on religion, not on scientific findings.
From my view that is a stupid proposition.
An exploded view will show the assembly details well.
From an economist's point of view, business is all about money.
His point of view is that there is only one true religion.
The storyline in the film The Usual Suspects is presented from the point of view of an unreliable narrator.
Philip takes a dim view of people calling him Flip.
The agent took them to the property for a viewing.
We read the contract with a view to how it could be made to look to voters.
... many users view, install, and launch our app. ...
... from Lance Armstrong's point of view, right? ...