verdeckte

listen to the pronunciation of verdeckte
Немецкий Язык - Турецкий язык
gizli
Английский Язык - Турецкий язык

Определение verdeckte в Английский Язык Турецкий язык словарь

covered
örtülü

O sadece bir el havlusuyla örtülü olarak duştan geldi. - She, covered only with a handtowel, came from the shower.

Karlarla örtülü şu dağa bak. - Look at that mountain which is covered with snow.

covered
{s} kapatılmış
covered
(Askeri) KAPALI, ÖRTÜLÜ, MESTUR: Bknz. "cover" ve "exposed"
covered
{s} kaplanmış

Tepe karla kaplanmıştı. - The hill was covered in snow.

Tom çamurla kaplanmış şekilde eve geri döndü. - Tom came back home covered in mud.

covered
kaplanmak
covered
(Dilbilim) dar
covered
kapaklı
covered
kapanmak
covered
(Ticaret) karşılığı olan
covered
(Ticaret) güvenceli
covered
kapağı olan
covered
(Ticaret) açık değil
covered
kapsa(mak)
covered
{s} saklı
covered
{s} kapalı
covered
kapsa

Kaza hasarları garanti kapsamında değildir. - Accidental damage isn't covered by the warranty.

Tom artık ebeveynlerinin sağlık sigortası kapsamında değil. - Tom is no longer covered by his parents' health insurance.

covered
{s} kaplı

Hayvanların derisi kıllarla kaplı. - The skin of animals is covered with hair.

Tepe karla kaplı olurdu. - The hill used to be covered in snow.