We must devise some means of escape.
- Bazı kaçış vasıtaları bulmalıyız.
She explained her idea by means of pictures.
- O, resimler vasıtasıyla fikrini açıkladı.
She explained her idea by means of pictures.
- O, resimler vasıtasıyla fikrini açıkladı.
The fisherman saved himself by means of a floating board.
- Balıkçı kendini yüzen bir tahta vasıtasıyla kurtardı.
They lifted the rock by means of a lever.
- Taşı bir manivela vasıtasıyla kaldırdılar.