He's very shy. He says he wants to see you.
- O çok utangaç. Sizi görmek istediğini söylüyor.
The shy pupil murmured his answer.
- Utangaç öğrenci cevabını mırıldandı.
Tom was sort of bashful as a kid.
- Tom bir çocuk olarak biraz utangaçtı.
The shy boy was utterly embarrassed in her presence.
- Utangaç erkek çocuğu onun varlığında tamamen sıkıldı.
Tom is a little embarrassed.
- Tom biraz utangaçtır.
Tom looked a bit sheepish.
- Tom biraz utangaç görünüyordu.