Tom başarısızca mücadele etti.
- Tom struggled unsuccessfully.
Tom başarısız görünüyordu.
- Tom seemed unsuccessful.
Tom başarısızca mücadele etti.
- Tom struggled unsuccessfully.
Tom başarısızca gülümsemeye çabaladı.
- Tom tried, unsuccessfully, to smile.
His unsuccessful attempt earned him sympathy, condolences...and an occasional good-natured ribbing.