Bu bütünüyle eşi benzeri görülmemiş.
- This is totally unprecedented.
Bu eşi benzeri görülmemiş bir jest.
- This is an unprecedented gesture.
Bu eşi benzeri görülmemiş bir jest.
- This is an unprecedented gesture.
Bu bütünüyle eşi benzeri görülmemiş.
- This is totally unprecedented.
Bu yıl durum eşi görülmemiş.
- The situation this year is unprecedented.
... hard. And we've put unprecedented trade pressure on China. That's why exports have ...
... advanced centrifuges unprecedented inspections help ...