Denizaltı yüzeye doğru ince bir buz tabakasını yarıp geçmek zorunda kaldı.
- The submarine had to break through a thin sheet of ice to surface.
Hayatımda sarı bir denizaltı hiç görmedim.
- I've never seen a yellow submarine in my life.
Bir hidrofon sualtında kullanılmak üzere tasarlanmış bir mikrofondur.
- A hydrophone is a microphone designed to be used underwater.
Penguenlerin gözleri sualtı görüş için uyarlanmıştır.
- Penguins' eyes are adapted for underwater vision.
Su altında nefes alabilmenin hayalini kurardım.
- I used to dream about being able to breathe underwater.
Tom bir nefeste su altında otuz metre yüzebileceğini iddia ediyor.
- Tom claims that he can swim thirty meters underwater on one breath.
Bir hidrofon sualtında kullanılmak üzere tasarlanmış bir mikrofondur.
- A hydrophone is a microphone designed to be used underwater.
Tom bir nefes aldı ve sonra sualtında yüzmeye başladı.
- Tom took a breath and then started swimming underwater.
Suyun altında ağlamak mümkün mü?
- Is it possible to cry underwater?
We've been underwater on our mortgage ever since the housing crash.
They agreed that their old disputes were water under the bridge and decided to make a fresh start.
... to streets, indoors, and even under water. ...