Sonuç asla tatmin edici değildi.
- The result was by no means satisfactory.
Astronomi asla yeni bir bilim değildir.
- Astronomy is by no means a new science.
Bu kesinlikle kolay okunmuyor.
- This is by no means easy reading.
Çeviri kesinlikle kolay değil.
- Translation is by no means easy.
Nic hiçbir şekilde ödülden memnun değil.
- Nick is by no means satisfied with the reward.
O hiçbir şekilde anjelik değildir.
- She is by no means angelic.
O hiçbir şekilde anjelik değildir.
- She is by no means angelic.
O hiçbir şekilde mutlu değildi.
- He was by no means happy.