u see c please call me pcm

listen to the pronunciation of u see c please call me pcm
Английский Язык - Турецкий язык

Определение u see c please call me pcm в Английский Язык Турецкий язык словарь

you
siz

Siz insanları anlamıyorum. - I do not understand you.

Siz insanları anlamıyorum. - I don't see your point.

you
sen

Artık seni sevmiyorum. - I don't like you anymore.

Sen olmasaydın, o hâlâ hayatta olacaktı. - If it hadn't been for you, he would still be alive.

you
{z} 1. sen; siz; sizler; seni; sizi; sana; size: Hey you! Come here! Hey sen, buraya gel! You children don't be late! Çocuklar, siz geç
you
genellemelerde kullanılır
you
sana

Bu kravat sana çok iyi uyuyor. - That tie suits you very well.

Bu kitabı sana vereceğim. - I will give you this book.

you
sizi

Sizin bir öğretmen olduğunuzu biliyorum. - I know that you're a teacher.

Sizin hangi tür şarabınız var? - What kind of wine do you have?

you
seni

İstasyona giderken ben seni geçtim. - I can beat you to the station.

Artık seni sevmiyorum. - I no longer love you.

you
size

Ben size seve seve yardımcı olacaktım, sadece şimdi çok meşgulüm. - I would gladly help you, only I am too busy now.

Size patatesleri haşlayacağım. - I'll boil you the potatoes.

you
sen; siz; sizler; seni; sizi; sana; size: Hey you! Come here! Hey sen, buraya gel! You children don't be late! Çocuklar, siz geç
Английский Язык - Английский Язык
you