towards the front or at the front

listen to the pronunciation of towards the front or at the front
Английский Язык - Турецкий язык

Определение towards the front or at the front в Английский Язык Турецкий язык словарь

forward
forwarder sevkeden firma
forward
{f} ilerletmek
forward
{f} gönder

Lütfen incelemesi için belgeyi idari ofise gönderin. - Please forward the document to the administrative office for review.

Sophie bilinmeyen bir gönderenden gelen bir başka mektup almak için can atıyordu. - Sophie had been looking forward to getting another letter from the unknown sender.

forward
gelişmiş
forward
ileriye

Tom ileriye doğru birkaç adım attı. - Tom took a few steps forward.

Jessie küçük eşeği ileriye doğru sürdü. - Jessie urged the little donkey forward.

forward
{f} yeni adrese yollamak
forward
şımarık
forward
ön

Eğer en iyi ayağınızı öne koyarsanız, başarılı olursunuz. - If you put your best foot forward, you will succeed.

O, öne doğru bir adım attı. - He took a step forward.

forward
küstah
forward
cüretkâr
forward
{i} forvet

Forvet oyuncusu gol attı. - The forward kicked a goal.

forward
{s} ileride olan, öndeki, ön; ileri
forward
{s} istekli
forward
{s} vadeli
forward
{s} ileriye yönelik

Bu, ileriye yönelik büyük bir adımdır. - This is a big step forward.

forward
{s} fazla ileriye giden
forward
{s} cüretli
forward
(isim) forvet, ileride yer alan kimse
forward
z. ileri doğru, ileri
Английский Язык - Английский Язык
forward

The fire was confined to the forward portion of the store.

Towards the front
Anterior
Towards the front
frontwards
towards the front
vanward
towards the front or at the front

    Расстановка переносов

    to·wards the front or at the front

    Турецкое произношение

    tıwôrdz dhi frʌnt ır ät dhi frʌnt

    Произношение

    /təˈwôrdz ᴛʜē ˈfrənt ər ˈat ᴛʜē ˈfrənt/ /təˈwɔːrdz ðiː ˈfrʌnt ɜr ˈæt ðiː ˈfrʌnt/
Избранное