We are going to have a meeting here tomorrow.
- Yarın burada bir toplantı yapacağız.
Last night, Mr. A called me up to say he couldn't attend today's meeting.
- Dün gece Bay A bugünkü toplantıya katılamayacağını söylemek için beni aradı.
She took part in the assembly.
- O, toplantıda yer aldı.
He never goes to an assembly.
- O asla toplantıya gitmez.
He never goes to a gathering.
- O asla bir toplantıya gitmez.
We exchanged phone numbers at the end of the gathering.
- Toplantı sonunda telefon numaralarını değiştirdik.
The therapy is in session.
- Terapi toplantı halinde.
They called a special convention.
- Onlar özel bir toplantıya çağırdılar.
I attend scientific conferences.
- Bilimsel toplantılara katılırım.
I'd like to hold a staff meeting first thing tomorrow afternoon, so could you reserve the conference room?
- Yarın öğleden sonra ilk olarak personel toplantısı yapmak istiyorum, bu yüzden konferans salonunu ayırır mısın?
The company cancelled the meeting.
- Şirket toplantıyı iptal etti.
I will not be able to participate in the company meetings in May as I will be traveling in Asia during that time.
- O süre boyunca Asya'da seyahat ediyor olacağımdan mayıstaki şirket toplantılarına katılamayacağım.
See you at the reunion.
- Toplantıda görüşürüz.
I was just wondering if any of you are planning to go to our high school reunion this weekend.
- Sizlerden herhangi birinin bu hafta sonu bizim lise toplantısına gitmeyi planlayıp planlamadığınızı sadece merak ediyordum.
Everybody's in the auditorium.
- Herkes toplantı salonunda.
I knew it would be hot in the auditorium.
- Toplantı salonunda sıcak olacağını biliyordum.