to travel around in large circles, particularly in the air

listen to the pronunciation of to travel around in large circles, particularly in the air
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to travel around in large circles, particularly in the air в Английский Язык Турецкий язык словарь

wheel
{i} çark

Çarkı su gücü çeviriyor. - Water power turns the wheel.

Mary bir çömlekçinin çarkını kullanıyor. - Mary uses a potter's wheel.

wheel
tekerlek

Onun arabasının tekerlekleri yok. - His car has no wheels.

Tom tekerlekli sandalye olmadan gezinemiyor. - Tom can't get around without a wheelchair.

wheel
Teker / Çark
wheel
dümen dolabı
wheel
{f} dönmek
wheel
daireler çizerek dönmek
wheel
kodaman
wheel
(İnşaat) teker, çark, pervane
wheel
{f} (around/round/about) birdenbire dönmek, dönüvermek
wheel
deveran
wheel
{f} yuvarlanmak
wheel
{f} pedal çevirmek
wheel
sürülmek
wheel
eksen etrafında dön(mek)
wheel
{i} teker

Onun arabasının tekerlekleri yok. - His car has no wheels.

Jack arabanın tekerleğinin nasıl değiştirileceğini bana anlattı. - Jack explained to me how to change the wheel of the car.

wheel
{i} araba

O bir el arabası üzerine tökezledi. - She stumbled over a wheelbarrow.

Jack arabanın tekerleğinin nasıl değiştirileceğini bana anlattı. - Jack explained to me how to change the wheel of the car.

wheel
{i} dişli
wheel
{i} bisiklet

Tom'un bisikletinden tekerleri çıkardım. - I took the wheels off Tom's bike.

Tek tekerli bisikletin tek tekeri vardır. - A unicycle has one wheel.

wheel
(isim) lastik, tekerlek, teker, direksiyon, dümen, dişli, çark, araba, bisiklet, işkence çarkı, dönme, çark etme
wheel
{i} direksiyon, direksiyon simidi/volanı
Английский Язык - Английский Язык
wheel

The vulture wheeled above us.

to travel around in large circles, particularly in the air

    Расстановка переносов

    to trav·el a·round in large circles, par·ti·cu·lar·ly in the A·ir

    Произношение

Избранное