Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Onun kurşun kalemini çiğnemek gibi kötü bir alışkanlığı var.
- She has a bad habit of chewing on her pencil.
Aspirin çiğnemek kötü bir fikirdir.
- Chewing aspirin is a bad idea.
Tom çiğneyebileceğinden daha fazlasını ısırdı.
- Tom has bitten off more than he can chew.
Birçok Perulunun koka yapraklarını çiğneme adeti vardır.
- Many Peruvians have the habit of chewing coca leaves.
Birçok Perulunun koka yapraklarını çiğneme adeti vardır.
- Many Peruvians have the habit of chewing coca leaves.
Yaramaz kız kaleminin sonunu çiğneme alışkanlığı içinde.
- The nervous girl is in the habit of chewing the end of her pencil.
The professor stood at the blackboard, chalk in hand, and chewed the question the student had asked.