Tom Mary'nin yatak başucunda saatlerce oturdu.
- Tom sat at Mary's bedside for hours.
Tom'un gece boyunca bunu yapacağını düşünmedim, bu yüzden onun başucunun yakınında kaldım.
- I didn't think Tom would make it through the night, so I stayed by his bedside.
Yatağının başucuna gelmemi rica etti.
- She asked me to come to her bedside.
Tom yatak yanı lambasını kapattı.
- Tom turned off his bedside lamp.