Onun sesindeki bir titreme vardı. - There was a tremble in her voice.
Onun sesindeki bir titreme vardı.
There was a tremble in her voice.
O, dizlerinin titrediğini hissetti. - She felt her knees tremble.
O, dizlerinin titrediğini hissetti.
She felt her knees tremble.
Tom dizlerinin titrediğini hissetti. - Tom felt his knees tremble.
Tom dizlerinin titrediğini hissetti.
Tom felt his knees tremble.