O kabloya dokunursan, şok geçirirsin.
- If you touch that wire, you'll get a shock.
Adam iki kabloyu bağladı.
- The man connected two wires.
Babana hemen bir telgraf gönder.
- Send a wire to your father right now.
Telgrafla bana tebriklerini iletti.
- He sent me his congratulations by wire.
Tom üç yüz dolara Mary'ye elektrik tesisatı çekti.
- Tom wired Mary three hundred dollars.
Teller elektrik taşır.
- Wires carry electricity.
Kuklalar teller tarafından kontrol edilir.
- The puppets are controlled by wires.