Ben el çantası taşımayı sevmiyorum.
- I don't like to carry a purse.
Leyla parayı el çantasına koydu.
- Layla put the money in her purse.
Paramı bir cüzdana koydum.
- I put my money in a purse.
Tom Mary'nin cüzdanından biraz para çaldı.
- Tom stole some money from Mary's purse.
Just purse your lips and whistle - that's the thing.