to perfume, as with roses

listen to the pronunciation of to perfume, as with roses
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to perfume, as with roses в Английский Язык Турецкий язык словарь

rose
{i} gül

Güller çiçek açmışlar. - The roses are in bloom.

Bahçıvan bahçenin ortasına bir gül ağacı dikti. - The gardener planted a rose tree in the middle of the garden.

rose
roze

Bir şişe roze, lütfen. - A bottle of rosé, please.

Bu olağanüstü bir roze şaraptır. - This is an exceptional rosé wine.

rose
f., bak. rise
rose
rose acacia gülibrişim
rose
(isim) üzgeçli ağızlık (bahçe sulama kovası), gül pencere, hortum ağzı, rüzgâr gülü, gül deseni, yılancık, güzel kız, gül, gül pembesi, pembe şarap, roze şarap
rose
rose diamond gül biçiminde kesilmiş elmas
rose
{i} güzel kız
rose
gülün sebep olduğu saman nezlesi
rose
{i} yılancık
rose
{i} (Botanik) gül
rose
rose fever tıb
rose
{i} üzgeçli ağızlık (bahçe sulama kovası)
rose
{s} pembe

Pembe ve gül benzer renklerdir. - Pink and rose are similar colors.

Hayata pembe gözlüklerle bakıyor. - She looks at the world through rose-colored glasses.

rose
Felemenk elması
rose
{i} gül deseni
rose
{i} hortum ağzı
rose
Robinia hispida
rose
{s} lâl
rose
{i} rüzgâr gülü
rose
{i} pembe şarap
Английский Язык - Английский Язык
rose
to perfume, as with roses
Избранное