to pass on knowledge

listen to the pronunciation of to pass on knowledge
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to pass on knowledge в Английский Язык Турецкий язык словарь

teach
ders vermek

Kızım lisede ders vermek istiyor. - My daughter wants to teach in high school.

Bir ders vermek için onu öldürdüm. O çok konuşuyor. Bir dahaki sefere sözlerini kendisine saklayacak. - I killed him to teach him a lesson. He talks too much. Next time he will keep his words to himself.

teach
{f} öğretmek

İnsanoğlunun tarih derslerinden çok şey öğrenmemesi tarihin öğretmek zorunda olduğu tüm derslerin en önemlisidir. - That men do not learn very much from the lessons of history is the most important of all the lessons that history has to teach.

Bu kitap çocuklara nasıl okuyacağını öğretmek için tasarlandı. - This book is designed to teach children how to read.

teach
{f} öğretmenlik yapmak

Tom öğretmenlik yapmak için Boston'a gitti. - Tom has gone to Boston to teach.

Tom öğretmenlik yapmaktan sıkıldı ve yeni bir iş aradı. - Tom became bored with teaching and he looked for a new job.

teach
{f} eğitmek
teach
tedris etmek
teach
{f} öğret

Siz burada bir öğretmen misiniz yoksa bir öğrenci misiniz? - Are you a teacher or a student here?

Yumi öğretmen olacak. - Yumi will become a teacher.

teach
{i} öğrenim

Boston'daki erkek kardeşim öğretmen olmak için öğrenim görüyor. - My brother in Boston is studying to become a teacher.

teach
{f} (taught)
teach
{f} göstermek

Öğretmen onun yok olduğunu göstermek için onun adının yanına bir işaret koydu. - The teacher put a mark next to his name to show that he was absent.

teach
{f} okutmak
Английский Язык - Английский Язык
teach
to pass on knowledge

    Расстановка переносов

    to pass on knowl·edge

    Турецкое произношение

    tı päs ôn nälıc

    Произношение

    /tə ˈpas ˈôn ˈnäləʤ/ /tə ˈpæs ˈɔːn ˈnɑːləʤ/
Избранное