Japonlar kendilerini ait oldukları grupla tanımlamak eğilimindedir.
- The Japanese tend to identify themselves with the group they belong to.
Bilim garip hayvanı tanımlamak için çalışıyor.
- Science is trying to identify the strange animal.
Bir spektrometre, maddenin kimyasal bileşimini belirlemek için ışık kullanır.
- A spectrometer uses light to identify the chemical composition of matter.
Gezegenleri belirlemek kolay, çünkü yıldızlar gibi parıldamazlar.
- Planets are easy to identify because they don't twinkle like stars do.
Tom'u kolaylıkla tanıyabilirsin çünkü o çok uzun.
- You can easily identify Tom because he is very tall.
Polisler kurbanın Tom olduğunu düşündü fakat cesedi tanıyamadılar.
- The police thought the victim was Tom, but they were unable to identify the body.
Kendimi tanıtmak için sürücü belgemi kullandım.
- I used my driver's license to identify myself.
Bu grupla kendimi tanıtmak istemiyorum.
- I don't want to identify myself with that group.