to make search or inquiry; to endeavor to make discovery

listen to the pronunciation of to make search or inquiry; to endeavor to make discovery
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to make search or inquiry; to endeavor to make discovery в Английский Язык Турецкий язык словарь

seek
aramak

Bazı Beyazlar daha muhteşem çözümler aramaktadır. - Some Whites seek more imperial solutions.

Bazı Asyalılar daha teknolojik çözümler aramaktadır. - Some Asians seek more technological solutions.

seek
talip olmak
seek
ara

Herkesin mutluluk arama hakkı vardır. - Everybody has the right to seek happiness.

Beni arayacaksınız ama bulamayacaksınız. Ve benim bulunduğum yere siz gelemezsiniz. - Ye shall seek me, and shall not find me; and where I am, thither ye cannot come.

seek
dene/ara
seek
{f} (sought)
seek
(-meye) çalışmak
seek
bulmaya çalışmak
seek
çabalamak
seek
aktarmak
seek
{f} araştırmak
seek
seek out arayıp bulmak
seek
{f} çıkarmaya çalışmak
seek
{f} istemek

Buraya adalet istemek için geldim. - I came here seeking justice.

seek
{f} uğraşmak
seek
{f} peşinde koşmak
seek
{f} aranmak
Английский Язык - Английский Язык
seek
to make search or inquiry; to endeavor to make discovery

    Расстановка переносов

    to make search or inquiry; to en·deav·or to make dis·co·ve·ry

    Произношение

Избранное