Английский Язык - Турецкий язык
Определение to make a counterfeit, to counterfeit, to forge, to falsify в Английский Язык Турецкий язык словарь
- fake
- sahte
Bu şimdiye kadar gördüğüm en iyi sahte kimlik.
-This is the best fake ID I've ever seen.
Sosyal ağlarda hırsızlar, sahteciler, sapıklar veya katiller olabilir. Güvenliğiniz için, onlara inanmamalısınız.
-There may be thieves, fakers, perverts or killers in social networks. For your security, you shouldn't believe them.
- fake
- {i} uydurma
Ona uydurma bir adres verdim.
-I gave him a fake address.
Amazon kitapları hakkında birçok tüketici yorumları uydurmadır.
-Many consumer reviews of books on Amazon are fake.
- fake
- üçkağıtçı
- fake
- (Denizbilim) roda
- fake
- taklidini yapmak
- fake
- taklidini/sahtesini yapmak
- fake
- gastan
- fake
- takınmak
- fake
- numara yapmak
- fake
- sahtekâr
- fake
- {i} numaracı
- fake
- yalancı
- fake
- {f} aldatmak
- fake
- {f} olduğundan iyi gibi göstermek
- fake
- faker sahtekâr
- fake
- {i} sahte şey
- fake
- dolandırıcı
- fake
- {f} uydurmak
Связанные Термины
Английский Язык - Английский Язык
Определение to make a counterfeit, to counterfeit, to forge, to falsify в Английский Язык Английский Язык словарь
- fake
to make a counterfeit, to counterfeit, to forge, to falsify
Расстановка переносов
to make a counterfeit, to counterfeit, to forge, to fal·si·fyПроизношение
Resimler
История
Избранное