Tesadüfen onunla aynı trene bindim. - It so happened that I rode in the same train with him.
Tesadüfen onunla aynı trene bindim.
It so happened that I rode in the same train with him.
Ben New York'ta iken, tesadüfen eski arkadaşımla karşılaştım. - When I was in New York, I happened to meet my old friend.
Ben New York'ta iken, tesadüfen eski arkadaşımla karşılaştım.
When I was in New York, I happened to meet my old friend.