O Texas'a dönmek için Meksika başkentinden ayrıldı.
- He left the Mexican capital to return to Texas.
Çağımıza geri dönmek için ne yapmalıyız?
- In order to return to our era, what should we do?
Kitabı bugün kütüphaneye iade etmek zorundayım.
- I have to return this book to the library today.
Bunu iade etmek istiyorum.
- I'd like to return this.
O onun aşkını geri çevirmedi.
- He did not return her love.
Keşke iyiliğe karşılık verebilsem.
- I only wish I could return the favor.
Karşılık olarak ne yapmak zorundayım?
- What do I have to do in return?