Tatoeba'ya yüzlerce cümle yazmak isterdim ama yapmam gereken şeyler var.
- I would love to write hundreds of sentences on Tatoeba, but I've got things to do.
O, onun makaleyi yazmak için kullandığı bilgisayardır.
- That's the computer he used to write the article.
Kütüphane kitaplarına yazı yazmayın.
- Don't write in library books.
Yazı yazmak için bana biraz kağıt verin.
- Give me some paper to write on.
O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz.
- He never fails to write to his mother every week.
Lütfen bir dolmakalem ile yaz.
- Please write with a pen.
Tatoeba'ya yüzlerce cümle yazmak isterdim ama yapmam gereken şeyler var.
- I would love to write hundreds of sentences on Tatoeba, but I've got things to do.
O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz.
- He never fails to write to his mother every week.
Ben bir mektup yazmak zorundayım.
- I have to write a letter.
Annem mektup yazmaktan nefret eder.
- My mother hates to write letters.