İşini bitirdikten birkaç dakika sonra, o yatmaya gitti.
- A few minutes after he finished his work, he went to bed.
İşimi bitirdikten sonra bürodan ayrıldım.
- Having finished my work, I left the office.
Orada Akai onlara katılır ve bu bitiş çizgisinin önünde herkese açık bir yarışma olur.
- There Akai joins them and it becomes a free-for-all in front of the finish line.
Bitiş çizgisini en son geçen oydu.
- She was the last to cross the finishing line.
Bir ayda işi tamamen bitirmek imkansız.
- It is utterly impossible to finish the work within a month.
Belgeleri tamamladın mı?
- Have you finished the papers?
İyi bir sonuç için iki tabaka boya uygula.
- Apply two coats of the paint for a good finish.
Bu işi bitirir bitirmez seninle birlikte olacağım.
- I'll be with you as soon as I finish this job.
Dışarı çıkmadan önce onu bitirmeliyim.
- I must finish it before I go out.
Bir ayda işi tamamen bitirmek imkansız.
- It is utterly impossible to finish the work within a month.
Biz yarına kadar parti hazırlıklarını bitirmek zorundayız.
- We have to finish preparations for the party by tomorrow.
Tom gelecek ay cezasını çekmeyi bitirecek.
- Tom will finish serving his sentence next month.
Bu işi bitirir bitirmez seninle birlikte olacağım.
- I'll be with you as soon as I finish this job.
Burada işimiz neredeyse bitmek üzere.
- We're just about finished here.
Raporla işim bitmek üzere.
- I'm just about finished with the report.
Birkaç son rötuş eklerim.
- I add a few finishing touches.
Son rötuşları ekleyeceğim.
- I'll add the finishing touches.
Aren't you done yet?.
Due to BSE, cows in the United Kingdom must be finished and slaughtered before 30 months of age.
Please finish your homework!.
The song has finished.
... Let ' let me just finish this point because you're looking for contrast. You know, when ...
... Where would you like to finish your soccer career at? ...