Peyniri bıçakla kesmek kolaydır.
- It's easy to cut cheese with a knife.
O grupla bağlantıları kesmelisin.
- You should cut off your connections with that group.
O, elmayı iki parçaya ayırdı.
- She cut the apple in two.
Tom kız kardeşine bir parça kek kesti.
- Tom cut his sister a piece of cake.
Sigaraları azaltmaktansa, bayım, niçin onları bırakmıyorsun.
- Rather than cutting down on cigarettes, sir, why don't you just give them up?
Birlik üyeleri, hafta sonu ceza oranlarını azaltmak için tekliflere sövüp saydılar.
- Union members railed against proposals to cut weekend penalty rates.
Bir elektrik kesintisi vardı.
- There's been a power cut.
Bankerin maaş kesintisi geçiciydi, kalıcı değil.
- The banker's pay cut was temporary, not permanent.
Lütfen pizzayì üç dilim şeklinde kes.
- Please cut the pizza into three slices.
O, bir dilim et kesti.
- He cut off a slice of meat.