to discuss an issue in order to come to an agreement

Английский Язык - Турецкий язык

Определение to discuss an issue in order to come to an agreement в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

negotiate

{f} görüşmek

Biz görüşmek istiyoruz. - We want to negotiate.

Bir sonraki adım barış anlaşmasının koşullarını görüşmekti. - The next step was to negotiate terms of a peace treaty.

negotiate

müzakerede bulunmak

negotiate

{f} müzakere etmek/yapmak, görüşmek

negotiate

{f} müzakere ederek -i sonuca bağlamak

negotiate

{f} ciro etmek

negotiate

müzakere yapmak

negotiate

müzakere

Komutan müzakere etmeyi reddetti. - The commander refused to negotiate.

Onlarla müzakere yapması için onu atadık. - We delegated him to negotiate with them.

negotiate

(Bilgisayar) anlaş

Barış anlaşması görüşme girişimleri başarısız oldu. - Attempts to negotiate a peace treaty failed.

Bir sonraki adım barış anlaşmasının koşullarını görüşmekti. - The next step was to negotiate terms of a peace treaty.

negotiate

akdetmek

negotiate

rahatça geçmek

negotiate

{f} aşmak

negotiate

{f} kırdırmak

negotiate

{f} geçmek

negotiate

(fiil) görüşmek, tartışmak, ciro etmek, paraya çevirmek, kırdırmak, başarmak, geçmek, aşmak

negotiate

tertip etmek

negotiate

{f} (zor bir durumu) atlatmak; (engeli) aşmak

negotiate

(Mukavele) anlaşmayı müzakere etmek

negotiate

{f} başarmak

negotiate

{f} (çek/bono) ciro

negotiate

ciro etmek üstesinden gelmek

Английский Язык - Английский Язык

Определение to discuss an issue in order to come to an agreement в Английский Язык Английский Язык словарь

negotiate

Расстановка переносов

to dis·cuss an is·sue in or·der to come to an A·gree·ment

Турецкое произношение

tı dîskʌs ın îşu în ôrdır tı kʌm tı ın ıgrimınt

Произношение

/tə dəˈskəs ən ˈəsʜo͞o ən ˈôrdər tə ˈkəm tə ən əˈgrēmənt/ /tə dɪˈskʌs ən ˈɪʃuː ɪn ˈɔːrdɜr tə ˈkʌm tə ən əˈɡriːmənt/