Film için yeni bir afiş tasarlamak zorundayım.
- I have to design a new poster for the film.
Apple güzel donanım tasarlamak için çok çabaladı.
- Apple tried a lot to design beautiful hardware.
Fransızca ve web tasarımı eğitimi alıyorum.
- I'm studying French and web design.
O bir tasarımcı olmak istiyor.
- She wants to be a designer.
Tom ilk binasını dizayn ediyor.
- Tom is designing his first building.
Yağlama sistemi kötü dizayn edilmişti.
- The lubrication system was poorly designed.
Bu tasarım için bulanık renkler kullanmak iyi bir fikir değil.
- Using muddy colors for this design is not a good idea.
O, bir tasarımcı olmayı umuyor.
- She hopes to become a designer.
Fransızca ve web tasarımı eğitimi alıyorum.
- I'm studying French and web design.
Bu özellikle genç insanlar için tasarlanmıştır.
- This is designed especially for young people.
Üniversite eğitimi bilginizi genişletmek için tasarlanmıştır.
- University education is designed to expand your knowledge.
Bu, o amaç için tasarlanmadı.
- It wasn't designed for that purpose.
Tabak üzerindeki deseni seviyor.
- She likes the design on the plate.
Tom yerel bir hayır işi için bir web sitesi tasarlamaya gönüllü oldu.
- Tom volunteered to design a website for a local charity.
Sizin için yeni bir web sitesi tasarlamak çok zor olmazdı.
- It wouldn't be too hard to design a new website for you.
Büyüyünce Lego model tasarımcısı olmak istiyor.
- He wants to be a Lego model designer when he grows up.
I give it you without any other design than to shew you that I reckon nothing dear to me, when I want to do you a pleasure.
... on your computer. When you design the "I can't let you do that, Dave" facility into a computer, ...
... design, a new look. ...