Tom tekrar yarışmak istiyor.
- Tom wants to compete again.
Ben tanıtım için onunla rekabet etmek zorunda kaldım.
- I had to compete with him for promotion.
Seninle asla rekabet etmek istemedim.
- I never wanted to compete with you.
Tom kayak yarışında yarışıyor.
- Tom competes in ski races.
Hızlı bir çocuk yarışı kazanabilir fakat yavaş bir çocuk bile yarışabilir.
- A fast child may win the race, but even a slow child can compete.
... U.S. making the same products can't compete. China has been a currency manipulator for ...
... to compete, we're going to have problems. ...