Her yürüyüş ayrı adımlardan oluşmaktadır.
- Every march is composed of separate steps.
Komite genellikle profesörlerden oluşmaktadır.
- The committee is composed chiefly of professors.
Yokohama ilini oluşturan 18 yönetim bölgesinden biri de Naka'dır.
- Naka is one of the 18 administrative districts that compose Yokohama prefecture.
Komite tamamen genç öğretmenlerden oluşturuldu.
- The committee was composed entirely of young teachers.
Bir ulus kendi müziğini yaratır - besteci yalnızca onu düzenler.
- A nation creates music — the composer only arranges it.
Ebeveynlerimin evine gelmek ister misin?
- Would you like to come to my parents' house?
Tom Mary'nin onun partisine gelmek istediğini duyduğunda gerçekten memnun oldu.
- Tom was really glad to hear that Mary wanted to come to his party.
We hope someday she and her mother will come to terms on the matter.
... it has come to terms with its rich historical past ...