Tom gözden kaybolmak istiyor.
- Tom wants to disappear.
Ortadan kaybolmak zorundasın.
- You have to disappear.
Ortadan kaybolmak istedim.
- I wanted to disappear.
Tom gözden kaybolmak istiyor.
- Tom wants to disappear.
Ben sadece ortadan kaybolmak istiyorum.
- I just want to disappear.
O, bu şehirde gözden kayboldu.
- He disappeared from this town.
Tren gözden kayboldu.
- The train disappeared from view.
Küçük aile çiftlikleri yok oluyorlardı.
- Small family farms were disappearing.
Dağdaki tüm kar yok olmuştu.
- All the snow on the mountain has disappeared.
Eski gelenekler kaybolmaya devam ediyor.
- Old customs keep disappearing.
Sadece gözden kaybolma.
- Just don't disappear.