Bir ata binmek istiyorum.
- I want to ride a horse.
Tom bir bisiklete binmek için gitti.
- Tom went for a bike ride.
O, öğle yemeğinde zamanında olmak için babasına söz verdi.
- She promised her father to be in time for lunch.
O anda Boston'da olmak müthiş heyecan vericiydi.
- It was tremendously exciting to be in Boston at that time.
Kasksız motosiklet kullanmak tehlikelidir.
- It is dangerous to ride a motorbike without a helmet.