Dan bir kontrol noktasında durduruldu.
- Dan was stopped at a checkpoint.
Dün gece bir polis arabası tarafından durduruldum.
- I was stopped by a police car last night.
Girişte bir araba durdu.
- A car stopped at the entrance.
Eylül 1929 da, hisse senedi fiyatları yükselişini durdurdu.
- In September, 1929, stock prices stopped rising.
Bir gökkuşağı belirmeden önce, hemen hemen yağmur durmuştu.
- Scarcely had the rain stopped before a rainbow appeared.
Durmuş olan bir saat bile günde iki kez doğru zamanı gösterir.
- Even a clock that is stopped shows the correct time twice a day.
... WE STOPPED BY YOUR CLOSET AND SAW YOUR NEWSPAPER CLIPPINGS, ...
... SAL KHAN: So the whole line was stopped? ...