Memur bir park yeri alma ricasının reddedildiğini Bob'a bildirdi.
- The official informed Bob that his request for a parking permit had been rejected.
Tom'un üniversite başvurusu reddedildi
- Tom's college application was rejected.
Müşteri, gösterdiğim her şeyi reddetti.
- The customer rejected everything that I showed her.
Patron yeni proje için bütçeyi reddetti.
- My boss rejected the budget for the new project.