to be in the doldrums

listen to the pronunciation of to be in the doldrums
Английский Язык - Турецкий язык
can sıkıntısı çekmek
keyfi yerinde olmamak
durgun olmak
in the doldrums
durgun olmak
in the doldrums
üzüntü içinde
in the doldrums
canı sıkkın
in the doldrums
keyifsiz
in the doldrums
neşesiz
in the doldrums
morali bozuk
be in the
olmak
be in the doldrums
keyifsiz olmak
to be in
olmak

O, öğle yemeğinde zamanında olmak için babasına söz verdi. - She promised her father to be in time for lunch.

O anda Boston'da olmak müthiş heyecan vericiydi. - It was tremendously exciting to be in Boston at that time.

be in the doldrums
den. rüzgârın esmediği bir bölgede bulunmak
be in the doldrums
can sıkıntısı çekmek; efkârlı olmak
be in the doldrums
(birinin işleri) kesat olmak
be in the doldrums
keyfi yerinde olmamak
in the doldrums
içi sıkılan
in the doldrums
durgun
to be in the doldrums

    Расстановка переносов

    to be in the dol·drums

    Турецкое произношение

    tı bi în dhi dōldrımz

    Произношение

    /tə bē ən ᴛʜē ˈdōldrəmz/ /tə biː ɪn ðiː ˈdoʊldrəmz/
Избранное