Norveç'te yaşanan katliam ve son günlerde İngiltere'deki ayaklanma ve yağma, dünyanın içine sürüklendiği durum itibarı ile dehşet vericidir.
- The massacre in Norway and the recent rebellion and the booty in England, are dreadful in consideration of the circumstances that the world drifted into.
Küçük erkek kardeşim dün gece korkunç bir rüya gördüğünü söylüyor.
- My little brother says that he had a dreadful dream last night.
Kedilerin su korkusu vardır.
- Cats have a dread of water.
Planında olmak istiyorum.
- I want to be in your plan.
Tom'un yerinde olmak istemem.
- I wouldn't like to be in Tom's shoes.
Bu sabah hava berbat.
- This morning the weather is dreadful.