to be illustrated or exemplified (by)

listen to the pronunciation of to be illustrated or exemplified (by)
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to be illustrated or exemplified (by) в Английский Язык Турецкий язык словарь

example
{i} örnek

354618 no'lu örnek cümle, Tatoeba web sitesinde birçok karışıklık yarattı. - Example sentence no. 354618 created a lot of confusion on the Tatoeba website.

Niçin onların şikâyet ettikleri sadece benim? Onlar sadece beni örnek veriyorlar ve beni bir günah keçisi olarak kullanıyorlar. - Why am I the only one they complain of? They're just making an example out of me and using me as a scapegoat.

example
kip
example
mesala
example
make an example of ibret olsun diye cezalandırmak
example
for example örneğin
example
set a good example iyi örnek olmak
example
{i} misal

Bir misal verebilir misin? - Can you give an example?

Şimdiye kadar ilk kez bir misal verdim. - This is the first time I've ever given an example.

example
{i} ders

Biz onun dersini izlemeliyiz. - We should follow his example.

example
meselâ

Mesela, İngilizceyi seviyor musun? - For example, do you like English?

Hayvanları seviyorum, mesela kediler ver köpekleri. - I like animals, for example, cats and dogs.

example
{i} ibret
Английский Язык - Английский Язык
example
to be illustrated or exemplified (by)
Избранное