Kaza onu görme yeteneğinden mahrum bıraktı.
- The accident deprived him of his sight.
Kaza onları mutluluklarından mahrum etti.
- The accident deprived them of their happiness.
Yangın bizi varlığımızdan yoksun bıraktı.
- The fire deprived us of our property.
Savaş onları mutluluktan yoksun bıraktı.
- The war deprived them of their happiness.
Yoksulluk, oğlanı eğitimden mahrum etti.
- Poverty deprived the boy of education.
Trafik kazası, genç adamı görme yeteneğinden mahrum etti.
- The traffic accident deprived the young man of his sight.
Kaza onları mutluluklarından mahrum etti.
- The accident deprived them of their happiness.