Bana göre buna inanmak zor.
- I find this hard to believe.
Ona inanmakla aptallık ettin.
- It was stupid of you to believe in him.
O, Ben'in sözlerine inanmadı.
- He didn't believe Ben's words.
Ona ne kadar inanıyorsun?
- How much do you believe him?
Ona inanmakla aptallık ettin.
- It was stupid of you to believe in him.
Sosyal ağlarda hırsızlar, sahteciler, sapıklar veya katiller olabilir. Güvenliğiniz için, onlara inanmamalısınız.
- There may be thieves, fakers, perverts or killers in social networks. For your security, you shouldn't believe them.