Üç kere ölç, bir kere kes.
- Measure thrice, cut once.
Yerinde olsam, iki kez düşünmem - ama üç kez düşünürüm.
- If I were you, I wouldn't think twice — but thrice.
Tom üç kereden daha fazla tutuklandı.
- Tom has been arrested more than three times.
Doktorum bana haftada en az üç kere yüzmem gerektiğini söyledi.
- My doctor told me that I should swim at least three times a week.