Fiyatı düşürürsen şartları kabul ederim.
- I'll agree to the terms if you lower the price.
Daha iyi şartlar bekliyorduk.
- We expected better terms.
Bir sonraki adım barış anlaşmasının koşullarını görüşmekti.
- The next step was to negotiate terms of a peace treaty.
Çok az insan, imzalamadan önce bir sözleşmenin bütün şartlarını ve koşullarını okuma zahmetine katlanır.
- Few people take the trouble to read all the terms and conditions of a contract before signing it.
Tom'un Mary ile arası iyidir.
- Tom is on good terms with Mary.
Owen'la aranızın iyi olmadığını duydum.
- I hear you're on bad terms with Owen.
Mektup ticari terimler kullanarak yazıldı.
- The letter was written using business terms.
Cinsiyetçilik gibi terimler şimdi moda.
- Terms like sexism are now in vogue.
Fiyatı düşürürsen şartları kabul ederim.
- I'll agree to the terms if you lower the price.
... those who are mentally ill. We've done a much better job in terms of background checks, ...
... beyond Big Bird and eliminating funding for Planned Parenthood in terms of how he pays ...